Hakiki İşler Peşinde Koşarken

Etrafta dolaşan ortak bir sıkıntı var. İnsanlar yaşadıkları hayattan memnun değiller. Her sabah uyandıkları gün onlara yük. Her sabah uyandıkları günü yaşamak istemiyorlar. Her sabah uyandıkları gün bir öncekinin aynı. Hayat ezbere biniyor. Ayakları yaşamdan geri geri gidiyor. Neredeyse her gün etrafımda başka insanlar arasında bunlar konuşuluyor. İşten, eşten ayrılma, şehir, ülke değiştirme hayalleri kuruluyor. Bir türlü olmuyor.

Kolay değil....

Ne önlerine çıkan uçurumlardan belirsizliğe doğru atlamak, ne de yaşamı böyle ayakları geri gide gide sürdürmek.

Kolay değil…

Ne istiyor bu insanlar? Tam olarak dertleri ne? Adını koyamamıştım. Belli ki bu fikri her gittiğim yerde içimde gezdirip dolandırmıştım. Böyle olduğunu adını koyunca anladım. Sonra bir gün bir eğitime katıldım ve ne istediklerinin adını şıp diye koyuverdim. “Hakikat” diye kalbime düştü. Hakiki işler peşinde koşmak istiyorlar. Hakiki ilişkiler yaşamak....

Psoas diye bir kas var, hiç duydunuz mu? Duymadıysanız bir google’layın çok şaşıracaksınız. Benim kalbime hakikat kelimesini 45-50 cm uzunluğunda bu iri kas düşürdü. Bana insanların kalbindeki derdin adını koydurdu.

Psoas gövdenizi iki yandan birer kol gibi sarıyor. Sanki size sarılıyor. Göğüs kafesi ve gövdeyi bacaklara bağlıyor. Korktuğunuz zaman devreye giren kas. Sık sık korktuğumuz gerildiğimiz ve doğal süreçlerle bu korkmuşlukları sistemimizden atamadığımız şu hayatlarımızda zamanla bizimle birlikte gerile gerile kasıla kasıla kısalıp sertleşen kas. Psoas, insan olarak korkmuşluğumuzun fiziksel bedenimizdeki evi, yuvası. Ev sahipliği yaptığı korkmuşluğumuzla bizi kucaklıyor.

Benim için çok özel bir deneyimdi Psoas Farkındalığı eğitimi. Bana birşeyler oldu. Sanki beni kucaklayan o iki kolu ilk kez hissettim, sanki içim uyandı.

O kadar heyecanlandım, o kadar heyecanlandım ki ona kavuştuğum için gece gündüz bundan bahseder, yeni eğitimleri iple çeker oldum. Eğitimi düzenleyen Deniz’in verdiği kaynakların peşine düştüm, hocasının eğitimlerine katılmaya niyet ettim. Ve tabi her gün hevesle yere uzanıp Psoas’ımla buluşmanın yollarını gözledim.

İşte oralarda bir yerde içime “hakikat” kelimesi düştü. Ne hakiki bir şey bu dedim kendime, ne çok hoşuma gidiyor böyle hakiki işler peşine düşmek. Başka hiçbir şeye benzemiyor. Hayatta böyle şeyler var. Hakiki şeyler.

Sonra ayakları yaşamdan geri geri giden insanlar, hakiki işlerin peşine düşseler dedim. İşleri, eşleri bırakamamaların arasında, dertlenmenin sağ tarafına, usanmışlığın sol tarafına bir tane hakiki bir şeyler koysalar. Onun peşine düşüp içlerini uyandırsalar. Çok kocaman kararları almak isteyip isteyip durmanın yerine değil ama yanına bir tutam hakiki bir eğitim, hakiki irice bir kas, belki boncuk dizme... “Kafayı bir kasa takmak çok güzel, sen de gelsene” dedim onlara kendi kendime.

Not: Katıldığım eğitim Deniz Bağan’nın Psoas ve Derin Doku Farkındalığı eğitimiydi. Ekim ayında Deniz Remind Türkiye’de Psoas Uzmanlaşma Eğitimi verecek. Eğitime katılmak için yoga eğitmeni olmak gerekmiyor. Serbest bırakmanın bedende ve duygularda yarattığı değişimi deneyimlemek isteyen herkesi bekliyoruz! Detaylı bilgi için lütfen bize yazın.

[email protected] – Whatsapp: 0545 917 7939

Bu yazı hthayat.haberturk.com’da yayınlanmıştır.

Hemen Üye Ol
Remind Türkiye