Dostum düşünceler

'Meditasyon yapamıyorum' diyen birçok insanın aslında kastettiği, meditasyon sırasında düşüncelerin durmamasıdır. Dikkat, doğası gereği gezinir ve dikkatin meditasyon yaparken zaman zaman düşüncelere kayması çok normaldir. Meditasyon esnasında ilk haftalarda nefesi ya da bedeni hissetmeye yönelik yönlendirmelerin sizin için çalışmadığını hissediyor olabilirsiniz. Bir bütün seans boyunca yoğun düşünceler içinde olabilirsiniz. Ama inanın bu yoğun ve kesinti yokmuş gibi gözüken düşünme ve dikkatin nefese yönelmediğini fark etme hali meditasyondur. İlerleyen haftalarda meditasyon sırasında düşüncelerle kurduğumuz ilişki kendiliğinden değişecektir.

Düşüncelere aktif olarak katılmak ile gelip gitmelerine izin vermek arasında çok büyük bir fark var. Düşüncelerin doğmasına engel olamayız ve olmamalıyız da. Ama doğan bir düşüncenin peşine takılmak, onu devam ettirmek ile bir düşüncenin kendiliğinden doğup sonra kendiliğinden yok olması arasında büyük fark vardır. İlkinde düşüncelerin içinde kayboluruz, sanki biz düşünce oluruz. İkincisinde beden, nefes farkındalığımız vardır, hala etrafımızı saran fiziksel ortamla bağımız devam eder. Meditasyon sırasında düşünceler olurken farkındalığı devam ettirme ihtimalini araştırmak önemlidir.

Düşüncelerle ilişkimiz her gün farklıdır. Bazı günler aralarında uzun boşluklar olur. Bedenimizi hissetmek daha mümkündür. Bir başka gün daha kesintisiz hale gelebilirler. Ama en kesintisiz gibi gözüken düşüncelerin aralarında bile küçük de olsa boşluklar vardır. Belki yarım nefeslik boşluklardır.

Düşüncelerin kesintisiz gibi gözüktüğü günlerde bu küçük bir anlık boşlukları fark etmek çok önemlidir. Çok fazla düşünce olduğu ya da nefesimizi hissedemediğimiz konusunda dertlenmek yerine bir ajan gibi bu bir anlık boşlukları yakalamak için dikkat kesilmek çok daha faydalıdır.

Meditasyon sırasında düşünceler doğduğu zaman aslında önümüzde iki seçenek oluyor. Seçeneklerden biri düşüncelerin içeriğine ilgi duymak. O öyle oldu, bu böyle oldu, şu şöyle oldu şeklinde sürüp giden içeriğe kapılıp gitmek. İkinci seçenek ise; düşüncelerin doğasına ilgi duymak. Bir düşünce doğduğunda onun nasıl bir anda ortaya çıktığını, bir süre kaldığını ve yavaşça yok olup gittiğini fark etmek. Sonra belki peşi sıra yeni bir düşüncenin doğuşunu, kendi süresince yok olup yerini başka bir düşünceye bırakışını algılamak. Düşüncelerin doğasını anlamak yaşamı dönüştürücü bir yan taşır. Bu doğayı anlatmak için genellikle iki metafor kullanıyoruz gökyüzünden geçen bulutlar ve kıyıya vuran dalgalar… Düşünceleri bu şekilde, düşünmek oldukça faydalıdır.

Bir süre meditasyon yapan herkes düşünceler arasında doğan kısa boşlukları fark etmeye başlar, gidip gelme, doğma yok olma huylarını anlar. Ama ilk başlarda tüm bu bahsettiklerim senin için çok fazla bir şey ifade etmeyebilir. Hepsi son derece doğal. Tüm bunlar ilk başlarda senin deneyimin içinde tam bir açıklığa kavuşmasa bile emin ol meditasyon işlemeye ve sinir sistemi üzerindeki işini yapmaya devam ediyor.

Hemen Üye Ol
Remind Türkiye